Alerjiniz artık daha geç başlıyorsa nedeni bu olabilir!

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Emine Özsarı: Polen Alerjisi Nedir?

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Emine Özsarı, polen alerjisinin, bitkilerin, yabani otların ve ağaçların ürettiği polenlere karşı bağışıklık sisteminin tepki vermesiyle hapşırma, burun tıkanıklığı, gözlerde kaşıntı ve sulanmaya neden olan alerji türü olduğunu söyledi.

Alerjinin genetik hastalık olarak da tanımlanabildiğini dile getiren Özsarı, “Alerjik rinit, alerjik sinüzit ve astım. Bunlar çoğunlukla birlikte görülen hastalıklar. Genetik yatkınlık var olduğundan alerjilerin özellikle anne tarafından geçtiğini biliyoruz” dedi.

Özsarı, alerjinin görülme dönemine değinerek, “Polen alerjisini, bahar mevsiminin geldiği aylarda daha sık görüyoruz, özellikle mart-nisan aylarında. İklim değişikliği olduğu için -haziran ayında hala kırkikindi yağmurları görülüyor- mart-nisandan biraz daha mayıs-hazirana doğru kaydı. Kişinin neye alerjisi varsa o ağacın ya da o bitkinin poleni ne zaman ortaya çıkıyorsa daha çok alerji görülmesi mümkün. Ancak diyebiliriz ki ilkbahar ve yaz aylarında daha sık görüyoruz kıştan ziyade.”

Korunma yöntemlerinden bahseden Özsarı, “En etkili korunma yöntemleri aslında polenlerin yoğun olduğu sabah saatlerinde mümkünse dışarı çıkmamak. Dışarda bulunmamız gerekiyorsa koruyucu güneş gözlükleri ve maskeler takabiliriz. Evimizi sabah saatlerinden ziyade öğlen, güneşin doğduğu saatlerde havalandırmak. Yattığımız yerde peluş oyuncak, battaniye ve buna benzer kıyafetlerimiz ve örtülerimiz varsa bulundurmamak” ifadelerini kullandı.

Özsarı, polen alerjisinin griple karıştırılabildiğine işaret ederek, “Alerjide gözlerde sulanma, yanma, burun akıntısı gibi şikayetler, kulakta dolgunluk ve kaşıntı ön plandayken, enfeksiyon hastalıklarda daha çok sarı yeşil renkte balgamın, öksürüğün daha yoğun olduğunu görüyoruz. Onun dışında kaşıntı, hapşırma, kulak ve gözlerde yanma eşlik ediyorsa daha çok alerji olarak düşünebiliriz” diye konuştu.

Alerji tedavisine ilişkin bilgi veren Özsarı, “Alerji ilaçları düzenli kullanıldığında bağımlılık yapmaz. Bize astım için de soruyor hastalarımız. Halk arasında ‘fıs fıs’ dediğimiz ilaçların bağımlılık yapacak potansiyeli yok, tam tersine alınmazsa daha büyük sıkıntılara sebep olabilir. Mutlaka alerjimizin olduğunu bildiğimiz zamanlarda ilaçlarımızı almamız lazım” dedi.

Related Posts

Balıkesir’de Trafik Kazası: 2 Yaralı

Balıkesir’in Susurluk ilçesinde meydana gelen trafik kazasında 2 kişi yaralandı. Kazada 35 CKY 750 plakalı aracın sürücüsü Y.A. ve yolcu N.A. ağır yaralanırken, diğer aracın sürücüsünün sağlık durumu iyi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Sabit kur ilaç krizini derinleştiriyor; psikiyatri tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar piyasada bulunamıyor

Sabit kur ilaç krizini derinleştiriyor; psikiyatri tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar piyasada bulunamıyor

Op. Dr. Zeki Salar: Yumurtalık rezervinde azalma genç kadınlarda da artıyor

Op. Dr. Zeki Salar: Yumurtalık rezervinde azalma genç kadınlarda da artıyor

Rahatsızlığı nedeniyle her yediğini kusunca 41 kiloya düştü, ameliyatla sağlığına kavuştu

Yaklaşık 4 yıl boyunca yaşadığı sağlık problemi nedeniyle 2 kez ameliyat olan, sıkıntıları geçmediği için 70 kilodan 41 kiloya kadar düşen Sabiha Demirden (44), tüm şikayetlerinin kalın bağırsağındaki darlıktan kaynaklandığını öğrenince şoke oldu. Antalya’da Prof. Dr. Tuğrul Çakır’ın gerçekleştirdiği 2,5 saatlik ameliyat ile sağlığına kavuşan Sabiha Demirden, yeniden doğduğunu söyledi.

Doktor çift, bebeklerinin hastalığını topuk kanı taramasıyla öğrendi

Diyarbakır’da Aile Hekimi Hatice Toprak Kaydal (30) ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Mehmetcan Kaydal (30) çifti, 10 aylık oğulları Deniz’in metabolik bir hastalık olan fenilketonüri olduğunu henüz 5 günlükken alınan topuk kanı sayesinde öğrendi. Erken tanı sayesinde Deniz, diyet tedavisiyle yaşamını sürdürüyor.

Sosyal yaşamı zorlaştırıyor! Botoks, hem teri hem de kokuyu önlüyor

Kimi insanlar sıcak yaz günlerinde bile kuru kalabilirken, kimileri ise en serin ortamlarda dahi avuç içlerinden ter damlayacak kadar zorlanıyor. Aşırı terlemenin günümüzde çözümsüz bir sorun olmadığını söyleyen Medikal Estetik Uzmanı Dr. Atakan Bör, botoksun, ter bezlerinin aşırı sinyallerle uyarılmasını önleyerek terlemeyi durdurabildiğine dikkat çekiyor.